Blog
Akdeniz geçişi genel toparlama / 04.11.2016
Bizim Akdeniz geçişimiz ile yaşadığımız tecrübeleri tek bir yazıda toparlamak istiyorum. Bunlar bize ait yaşanmışlıklar ve tecrübelerdir. Eğer sizde bizim gibi geze geze bu geçişi yapmak istiyorsanız , aşağıda yazacaklarımın size faydası olur düşüncesindeyim.
Okuduğumuz yazılarda sert rüzgarlara kalmamak için Eylül ayı sonuna kadar Akdeniz’den dışarı çıkmanız lazım deniyor. Ama bu arada da Ticaret rüzgarları oturmadığı için yani yolda rahat etmek için Kasım ayı sonu gelmeden de Atlantik geçişine başlayamıyorsunuz. Kendi teknenizle gezmeye çıkmışsanız ne yaparsanız yapın (tabi ki bu bu zamanlara uyduğunuzu düşünerek ) Shengen bölgesinde üç ay yada daha fazla zaman geçirmeniz gerekiyor. Bu sebeple biz Türkler için daha yolculuğa başlamadan vize telaşı başlıyor.Vizeyi aldınız diyelim bu seferde Avrupa birliği için de üç aydan fazla kalamıyorsunuz. Bunun için bazı arkadaşlarımız Kuzey Afrika ülkelerine gidiyor ya da tekneyi bir yerde bırakarak Türkiye’ye geri dönüyor. Biz bunların ikisini de yapmadık ve Shengen bölgesinde de toplamda aralıksız altı ay kalmış olacağız. Bu işi nasıl mı yaptık anlatayım. Gemilerde ve Ticari Yatcıların kullandığı , adına SEAMAN’S BOOK denilen pasaport benzeri bir belge var. Tüm ticari çalışanlar bu belge ile gemilerle ülkelere vizeye ihtiyaç olmadan girip çıkıyorlar. Yunan adalarında sürekli gördüğümüz guletlerin çalışanları bu belgeyi kullanıyorlar. Bu belgeyi almak için en az 45 gün süren bir kursa gidip sınavları da kazanmanız gerekiyor. İkimizde yola çıkmadan önce kurslara giderek belgelerimizi aldık. Yola çıktıktan sonra Samos adasından Seaman’s Book ile pasaportlarımızı göstermeden Yunanistana yani Shengen bölgesine vizesiz girişimizi yaptık. Bu arada her ihtimale karşı bir yıllık Shengen vizemiz pasaportumuzda alınmış durumdaydı. Samos’tan ülkeye girdikten sonra bir daha Kanarya adalarına kadar sorulan her yerde Seaman’s Book’larımızı gösterek yol aldık. Kanarya adalarına kendi isteğimiz ile pasaportlarımız ile giriş yaptık. İnanıyorum ki buraya da isteseydik Seaman’s Book ile giriş yapıp hiç pasaport kullanmadan Shengen bölgesinde altı ay kalıp çıkış yapabilirdik. Hee bu arada şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Bizim gibi ticari olmayan yatların her zaman bunu yapabilmesi pek mümkün değil. İyi niyetli görevliler sayesinde biz kuralların arkasından rahatlıkla dolaştık ama her zaman olmayabilir. Bu yüzden “B” planınız hazır olmalı. Bizim “B” planımız bir yıllık vizemizdi.
Su ve elektrik tüm Akdenizde çok kolay ulaşabileceğiniz bir şey. Hayat bildiğiniz üzere oldukça pahalı özellikle de sebze meyve. Akdenizin gemi trafiği oldukça yoğun , kendi emniyetiniz için teknenizde AİS bulunmasında fayda var. Bana göre gece yolculuklarında mutlaka nöbet tutulması gerekiyor. Tekne malzemesi alışverişlerinizi Yunanistan da bitirmeniz gerekiyor. Bundan sonra malzemeci bulmakta zorlanıyorsunuz. Bizim bulunduğumuz dönemde Ege’den sonra tüm Akdenizde hiç rüzgar yoktu diyebiliriz. Bu sebeple Akdeniz boyunca mazot sarfiyatınızın artabileceğini öngörüp ona göre bütçe hazırlamanızda fayda var.
Bu ön bilgileri verdikten sonra gelelim denizlere.
Yunan Kıyıları :
Hepimizin bildiği üzere yolun başı olan Ege denizinde rüzgar bolca var. Bizde Ege boyunca kolayımıza rüzgarlar ile pek motor çalıştırmadan keyifli seyirler yaptık. Biz daha evvel Korint kanalını tekne ile geçtiğimizden ve Peloponnes yarımadasını görme isteğimizden dolayı yolu uzatarak Yunanistanın en güneyini dolaştık. Eğer bizim gibi istekli ya da Ülkemizin güney tarafından gelmiyorsanız çok tavsiye edeceğim bir yolculuk değil. Bu bölge bildiğimiz Yunan adalarına göre biraz daha fakir ve bakir göründü gözümüze.Bu taraflarda su ve elektrik bulmak her zaman pek kolay değil. Biz yolculuk planımızı yaparken Yunanistan da uzun kalacağız demiştik. O yüzden daha önce görmediğimiz Yunanistanın batı kıyılarında yani İyon denizindeki hemen tüm adaları dolaştık. Bizim bulunduğumuz dönemlerde bu bölge çok rüzgarsızdı o yüzden sürekli motor çalıştırdık. Özellikle Zakinthos,Kefolonya ve lefkas adaları dolaylarında çok yoğun bir charter tekne trafiği var.Buraların çok güzel ve rüzgarsız olması sanırım turizmi iyice arttırıyor. Tüm Yunanistan tekne ile gezmek için oldukça ucuz ve her türlü sebze meyve bolca bulunabiliyor. Bağlanma fiyatları eğer marinalara girmezseniz çok uygun. Alargada kalınabilecek bir sürü koy var. Bu sebeple biz Akdeniz geçişimizin en uzun bölümünü Yunan kıyılarına ayırdık. Hiç de pişman değiliz. Yunan kıyılarında en çok dikkat edilecek şey bana göre kalabalık sebebiyetiyle demirlemedir. Çok fazla acemi denizci olduğundan her demir attığınızda demirinizin yerini belirten bir şamandıra atmanız sizin için iyi olur. Bir de biz mazot alırken her zaman filtre kullanıyoruz. Yani pisliği teknenin deposuna sokmamaya çalışıyoruz . Sizde böyle yaparsanız rahat edersiniz.
İtalya Kıyıları :
Bu seyahatimizde Yunanistan’ın en kuzeyine çıkıp oradan İtalyanın Rochella İonica kasabasına direk rota tuttuk. İyon denizi genelde oldukça sakindi. Yola çıkmadan hava kollamakta fayda var dalga yüksekliği bayağı artabilir. Çizmenin topuğu ile burnu arasındaki büyük körfezden uzak durmakta fayda var. Bu bölümde çok deniz kalkıyor. Daha evvel bir kere direk Messina – Kefolonya yapmıştım biraz uzun ama çok rahat etmiştik. Şimdi tekrar İyon rotayı yapsam kesinlikle en uzun rotayı seçerim ve topuk ile burun arasından uzak geçerim.
İtalyada marinalar gerçekten pahalı ve demirlenecek yer yok denecek kadar az.Ama fiyat veren herkesle çok rahat pazarlık yapılıyor. Utanmadan çekinmeden söylenen fiyatın yarısını teklif edin. Başarıya ulaşma şansınız çok yüksek.
Messina Boğazında yukarı çıkarken akıntı oldukça fazla dikkat edilmeli. Boğaz geçişi için rüzgarın nispeten sakin olduğu bir hava seçilmeli.Rüzgarın sizi yoğun etkileyeceği alan yaklaşık 25-30 millik bir alan bunun için zaman planınızı iyi yapmanız lazım.Akıntıdan az etkilenmek için anakara tarafından ve kıyıya iyice yakın yol alınmalı.
Sicilyanın kuzey kıyılarında iki yerde (Vulcano adası ve Cefalu ) alargada kalınabilir. Tiren denizi oldukça sakindi biz geçerken, burasının sakin bir deniz olduğu söyleniyor zaten.
Sardunyanın güney kıyılarında bolca alargada kalınacak yer var. Marinalara uğramaya bile gerek yok.Tabiki büyük şehir istenirse o zaman Cagliari’den başka şansınız da yok zaten. Carloforte de isterseniz şehir rıhtımında yer varsa bedavaya aborda olabilirsiniz.
İspanya Kıyıları :
Sardunya İspanya adaları arasındaki geçişe çok dikkat edilmeli bana göre.Buraları Biskay körfezinden gelen havalar çok etkilediğinden , bu geçişte inanılmaz büyük dalgalar ile karşılaşılma riski var bu yüzden sakin bir hava mutlaka beklenmeli derim.İspanya adalarında hayat oldukça pahalı. Buralarda çok fazla koy var ama genellikle tonozlar tarafından işgal edilmiş durumda. Dolayısıyla çok fazla demirleme şansınız yok marinalara muhtaçsınız. Bu marinalar içinden ise isimlerinde “deportiva veya Clup Naitico” olanları tercih edin ki nispeten ucuz olsunlar. Bu yerlerde de pek fazla yer olmuyor ama telefonunu ( Pilot kitap İmray’ın Costa del sol and Blanca ve Islas Baleares )bulup bir gün evvelden yer ayırtırsanız çok faydalı olur.
İspanya anakarasında ortalama 20 mil ara ile marinalar dizilmiş durumda hava durumuna ve zevkinize göre atlaya atlaya yol alabilirsiniz.Eğer İngiltere vizeniz yoksa sizi Gibraltara alamayacaklar. Ama siz her şart altında girip çok ucuz fiyatlı mazotunuzu buradan mutlaka alın. Hava bekleyeceğiniz La Linea şehrinde isterseniz marina önünde alargada kalabilirsiniz.
Cebelitarık geçişi için bir çok taktik var içlerinden size uygun birini seçersiniz. Ben benim seçtiğim ve çok rahat olduğuna inandığım geçişi yine de tavsiye ederim. Marinadan alacağınız Med Cezir tablosunun yüksek su seviyesinden iki saat sonra yola çıkın. Hava mutlaka hiçbir yönden mümkünse esmiyor olsun , yada durguna yakın olsun. Tarifa şehrinin önüne kadar motorla yükselin ve mümkün oldukça kıyıya yakın seyredin. Eğer Fas’a gidecekseniz artık karşıya geçiş için gemi trafiğini kollamaya başlayabilirsiniz. Yok direk Kanarya adalarına gidiyorsanız en az 5 mil daha kıyıya paralel devam edin daha sonra karşıya geçmeye başlayın. Bu sayede Fas anakarasından bir miktar açığa da çıkmış olursunuz. Kıyılardan uzak durmanızın baş sebebi ise Fas’lı balıkçılardır. Zira bu balıkçılar yüzey ağları kullanıyorlar. Problem yaşamamak adına kıyılardan ne kadar uzak olursanız o kadar iyi olur diyorum.
Hoşcakalın
04.11.2016