Blog
Capo Verdeler / 12.01.2017
Capo verde adaları Uzun gezilere çıkan kişiler için eksik tamamlamak, yeni oluşan arızaları gidermek ve Kanarya adalarından çıkıp yaklaşık 800 mil katettikten sonra dinlenmek için uğranılan iyi bir durak noktası. Hani bizler Yunan adalarını gezerken adadan adaya atlayarak gezeriz ya onun gibi sadece mesafeler biraz uzun.
Biz Capo Verdelerin iki adasını gezme fırsatı bulabildik. İlk adamız SAL adası idi. Adanın tek limanı Palmeira şehrinde. Burası aslında ticari liman ama küçük bir köşesine lokal tekneler ve bizler demirliyoruz. Demir yeri 4-9 derinlik aralığında ve oldukça iyi demir tutuyor. Dip hemen hemen her limanda olduğu gibi çamur. Hatta demiri kaldırırken oldukça zorlandık.Bu ada gittiğimiz diğer adaya göre daha küçük ve az gelişmiş. Fakat bu az gelişmişlik özelliği onu bizim için daha cazip hale getiriyor. Yaşayan insanlar genellikle çok fakir ama bir o kadar da temiz ve bakımlılar. Bu adada gezmek için minibüsleri kullandık. İlginç olan minibüsler kesinlikle dolmadan kalkmıyor ve oldukça ucuz. Nereye gidersen git 0,5 euro. İnsanlar çok yardımsever ve güler yüzlü. Fakirliği daha demirinizi suya bırakırken fark ediyorsunuz. Evler gecekondu tarzı. Limana çıkar çıkmaz çocuklar etrafınızı sarıp bahşiş alabilmek umuduyla size yardımcı olmaya çalışıyorlar. Ama kesinlikle öyle rahatsızlık vermiyorlar. Elinizde çöpünüz varsa onu alıyorlar ve Dinginin bağlanmasına yardımcı olmaya çalışıyorlar.
Adanın turistik bölümü Santa Maria daha çok İngiliz turistleri ağırlıyor. Bir sürü otel ve hediyelik eşya mağazaları ve restaurantlar var. Plajlar mükemmel ve göz alabildiğine uzanıyor. Okyanusu söylememe gerek bile yok şahane..
Adayı minibüsler ile bayağı bir dolaştık. Hiç büyük ve küçükbaş hayvan görmedik. Zaten daha sonra marketlere baktığımızda da hiç taze et satıldığını görmedik. Etler hep dondurulmuş. Niye hayvan beslemedikleri anlayamadım. Ama sokak aralarında ve her yerde sepetler içinde balık satılıyordu. Sanırım balık bol ve ana gıda maddesi balık bu adalarda yaşayanların.
Biz bu adayı çok beğendik ve sokaklarda yürürken , minibüslerde dolaşırken kendimizi çok güvende ve rahat hissettik. 5 euroya 1 gb internet kartımızı satın aldık. Her yerde oldukça iyi çekiyor. Ama alışveriş için iyi bir yer olmadığını söylemek isterim. Marketler bizim köy bakkallarından hallice.
Sao Vincente adası uğradığımız diğer ada. Bu adanın Mindelo limanına gittik . Burası oldukça büyük ve kozmopolit. Büyük mendireğin koruduğu limana oldukça fazla soluğan giriyor. Biz burada Mindelo marina da kaldık ama sanki demirde olsak daha rahat ederdik. Marina bildiğimiz marina ama soluğandan o kadar çok etkileniyor ki halatlar sanki kopcakmışcasına geriliyor. Marinanın hemen önü demir yeri ve derinlikler 5-10 metre aralığında . Bir sürü tekne demirde keyifle salınıyordu. Biz arızamızı (seyir anılarında anlatacağım) rahat giderebilmek amacıyla marinayı tercih ettik. Marinanın günlük ücreti bizim tekne için 30 euro elektrik dahil su hariç. Su burada oldukça değerli. 20 euroya bir ton su kartımıza yüklettik.
Marina girişimizi yapar yapmaz. Polise gitmemiz söylendi. Biz ülke girişimizi Sal adasından yapmıştık aslında. Hemen oldukça uzak olan polise gittik. Yılbaşı yemeği tatiline giriyorlarmış kolayca hem ada girişimizi hemde 3 gün sonra ayrılacağımızı söylediğimiz için ülke çıkışımızı yaptılar.Ülkeye giriş için Sal adasında 5 euro ödemiştik. Burada ise hem ada girişi hem de ülke çıkışı için 15 euro daha ödedik. İşlerimiz kolayca halloldu. Önemli bir hatırlatma buradan ülke çıkışı yaparken nereye gideceğinizi soruyorlar ve adına clearance denilen bir damgalı mühürlü belge veriyorlar . Bu belge ile karayiplerdeki adaya giriş yapıyormuşsunuz . Bu belge olmazsa çok sorun yaşanabilirmiş bilginiz olsun.
Marinada gayet hızlı bir internet var fakat ücretli. Biz badboy'umuz ile marinanın içindeki bar’ın internetini gayet rahatlıkla bedavaya kullandık. Marinanın mazot iskelesi marinanın içinde ve litresi 0,77 euro.
Şehir oldukça büyük ve kalabalık güzel bir balık pazarı var. Ayrıca daha turistik sebze meyve satılan bir Pazar yeri var. Ama biz ana caddenin arka tarafındaki minibüs duraklarının orada bulunan Pazaryerini daha çok beğenip alışverişimizi oradan yaptık. Bu ada gittiğimiz diğer adaya oranla çok daha gelişmiş ama bir o kadar da güvensiz göründü gözümüze. O yüzden çok fazla ana caddelerden uzaklaşmamaya çalışarak sokaklarda dolaştık.
Akşam ilginç bir şekilde insanlar parklarda ve sokaklarda müzik eşliğinde eğlenceli bir şekilde dans ediyorlardı. Bize çok ilginç geldi . 10-15 çift halka oluşturmuş ve eşlerini değiştire değiştire salsa tarzı danslar yapıyordu ve isteyen herkes dansa katılıyordu. Çok güzel diye düşünerek bizde bulunduğumuz yerden seyrederken müziğin büyüsüne kapılarak sallanmaya başlamıştık bile.
Biz Tenerifte iken ilk zamanlar bu adalar grubuna uğramayı düşünmemiştik ama şimdi iyiki uğramışız diye düşünüyoruz. Arızamızı giderip taze ekmek,sebze ve meyvemizi almış olduk. Hem de ilginç iki ada ziyaret etmiş olduk.
Hoşcakalın