Blog

 

Corfu / 10.08.2016

 

Sivoto Mourtos'tan sabah 10.00 da çıktık. Yolumuz yaklaşık 21 mil. Koydan çıkarken havuzluğa kahvaltımızı hazırlamıştık. Nasılsa alıştık ya rüzgarın olmamamasına Smile 

Daha yarım mil gitmeden hafif bir esinti başladı bile. Acele ile kahvaltıyı tamamlattım herkese. En ufak rüzgarı kaçırmak istemiyorum artık. Yelkenlerimiz paslanacak yahu Wink 

Hemen ana yelkeni bastım arkasından cenova derken rüzgar 12 knotları buldu ve motor stop. Cool Ana karanın kuytusundan çıktıkça rüzgar 17-18 knotlara kadar çıkıyor hızımız ise 8 knot ara ara 8,5 knotları görüyoruz.Rüzgarı apaz ve geniş apazdan alıyoruz KOZA yattı iskele tarafına neşeli bir şekilde dalgalarla oynuyor resmen.Sanırım benim gibi oda özlemiş rüzgarı.Hepimizin keyfi yerinde , gelecekle ilgili sohbetlere daldık.

Tabiki İyon denizin de bu balayı uzun sürmedi daha ancak 11-12 mil gitmiştik ki rüzgar bir anda 3-4 knotlara hızımızda 2,5 knota düşünce bastık tekrar motora . Cenovayı kapattık ve ana yelkeni süs olarak bıraktım.Motorla 6,2 knotla Corfuya doğru devam ediyoruz. Çevremizde trafik fazla ama bize çapariz veren hiç bir şey yok. 

Corfu bizim Yunanistan da son ziyaret edeceğimiz ada olacak.Burada Ağustos ayının 15-20 sine kadar kalıp sonra İtalyaya rota tutacağız.Önümüzde bir hafta on gün kadar bir süre var. İnşallah burada canımız sıkılmaz.Rotamızı Ormos Garitsas denilen bir koyda alargada kalmak üzere ayarladık. Adanın merkezinde üç tane kalınacak yer varmış ama hepsinin çok kalabalık olduğunu arkadaşımız Cüneyt Şen bize geçen hafta söylemişti. Bizde zaten alargada kalmayı sevdiğimizden bu durumu memnuniyetle karşılamıştık.

Koy çok büyük derinlikler 5 metre civarı. Adanın simgesi durumundaki kalenin arka tarafında. Şehir merkezine biraz uzak ama gürültülü bir yerde olmaktan daha iyidir.Diğer adalardaki sıkışıklıktan sonra yeri bol bulunca bizde 4 metre suya 40 metre zinciri bir güzel döşedik Smile Özlemişim valla derinliğin on katı zincir döşemeyi. Böyle oldumu kendimi oldukça güvende hissediyorum.Aslında herkes ve bazı kitaplar derinliğin 3-4 katı zincir döşemek yeter der. Bense zincir teknede duracağına denizde dursun diyenlerdenim çevremdekilere bir zararım yoksa benim içinde sorun da yok demektir.

Akşam üstü karşı dağlara biraz yağmur atıştırdı. Rüzgarla birlikte mis gibi toprak kokusu bize kadar ulaştı.Ardından şahane bir gökkuşağı çıktı. Bizde kaybolana kadar keyifle seyre daldık.Burada ilk gecemiz biraz sıkıntılı geçti. Zira ara ara çok yoğun solugan aldık.Belki gelip geçen ferry'lerin soluganı idi.

Ertesi gün ben bisiklet ile şehri tanımak ve marin mağazaların yerinini öğrenmek için keşife çıktım. En sonunda Suziki servisi buldum. Bu adadan zaten çok ümitli idim.Hemen komple karbüratör fiyatını sordum ve tabiki söylemediler Undecided Telefonla öğrenip bize bilgi vereceklermiş. Neyse mail adreslerimizi aldık ve bekleme sürecine girdik. Bu arada eski Corfuyu dolaştım biraz. İlk izlenimim sanki İtalyadaymışım gibi oldu. İtalyanın daha bakımsız ve pis hali gibi. Ama yapıların tarzı bildiğiniz İtalya yani. Kalenin hemen altındaki marinaya gittim.Hem biraz soluklanayım hemde yer varmı öğrenmek için. Marinanın girişi aynı zamanda tarihi kaleye giriş. Yani girişte müze ücretini ödeyip giriyorsunuz. Ama yine bizim Cüneytten aldığımız bilgi ile görevliye "Marinaya gidiyorum" diyerek para ödemeden geçtim. Marina dedikleri yer aslında bir mendirek için öyle bizdeki gibi bir marina görüntüsü kimsenin aklına gelmesin. Bizim Sığacıktaki balıkcı barınağının iki katı büyüklüğünde bir yer. Sadece balıkçı ağları eksik Tongue Out Yan taraftaki Cafede oturup Frappe'mi söyledim. Bisiklet insanı yoruyormuş yaaa hele benim gibi balık etli EmbarassedTongue Out olursanız daha çok yoruyormuş. Öğle sıcağında bisikleti tekrar bota yükleyip tekneye geri döndüm. Sıcak havada tekneye dönmek çok güzel geliyor insana. Akşam üstü hep beraber şehri gezmeyi konuştuk ama Ebru tembellik ve mızıkçılık yapınca gezi işi bu güne kaldı.

Bu gün burada üçüncü günümüz çevremizde 15 kadar tekne var ve herkes sıcakladıkça denize giriyor. Sağda soldaki plajlar tıklım tıklım ama biz ne yapmıyoruz Undecideddenizi beğenmediğimiz için denize girmiyoruz. İstanbuldaki arkadaşlar (onlar kendilerini bilir dimi Ömer Wink ) geliyor her seferinde aklıma adaların arka tarafında temiz diye denize girerler ama bana göre orası çok pistir. İşte burası oradan temiz ama biz yine pis diye denize girmiyoruz.

Bu arada Suziki servisten haber geldi komple karbüratörün fiyatı 175 euro. İndirim de yapmıyorlar biraz pahalı ama yapacak bir şey yok. Hemen bisikleti bota yükleyip 3 kilometre ötedeki servisin dükkanına gidip peşinatı veriyorum. Yarın öğleden sonra malzememiz elimizde . İnşallah Highfield botta yaşadığımız sorunu burada da yaşamayız.

Bu akşam şehri gezmeye gideceğiz size şehir ile ilgili gözlemlerimi daha ayrıntılı anlatırım.

 

Hoşçakalın

10.08.2016

 

Sivoto Mourtos

Corfu devamı ve Yunanistana veda